askerde iken iki

insansoyundan hiç kimseyi sevmem ama çok az kişiden nefret ederim. bizim komutan da bu az sayıdaki şanslılardan.

gece nöbetçi çavuştum. sabah oldu, askerler uyandı, sabah sporumuzu yaptık, tıraş olduk, kahvaltı yaptık filan derken ben geceden imzaya hazırladığım birkaç defteri kontrol ettim. sırayla şubenin sivil memurları, astsubayı geldi. her zamanki gibi bekliyorum paşamız gelecek de imzaları atacak da ben de yatıp uyuyacağım diye. paşamız dediysem de kendisi general değil, kendini öyle sanan bir üsteğmendi. neyse geç de olsa geldi bizimkisi, geçti odasına. gözlerimden uyku akıyor benim. asker her sabah olduğu gibi çayını hazırlayıp götürdü komutana. arkasından ben girdim. imzalayacağı defteri önüne koydum. önce çay tabağındaki iki adet küp şekeri bardağın içine attı. sonra elindeki kalemle masanın üstünde duran aletin butonuna bastı. çınlayan dingdong sesi ile bir asker girdi odaya: emret komutanım! komutan gözüyle ve kaşıyla çay kaşığını işaret etti. asker: emredersiniz komutanım! çayı karıştırdı ve çıktı. komutan çayından bir yudum aldı. ilk defteri imzaladı. derken telefonu çaldı. bir süre telefon görüşmesini dinlemek mecburiyetinde kaldım esas duruşta. telefondakine geç kalışının nedenini anlatıyordu. hastaneye gitmiş bizimkisi, ama hasta olduğundan değil. domuz gibiydi zaten hasta olmak nere o nere. diyetisyene gitmiş nitekim. anlattı bir süre, son zamanlarda çok kilo aldığını, onları hemen vermesi gerektiğini filan. neyse telefon görüşmesi bitti. imzalara devam ediyoruz derken kalemin mürekkebi bitti, tekrar bastı zile. asker geldi: emret komutanım! gözleriyle masasının sağ yanındaki çekmeceleri, elini kırk santim aşağı indirse ulaşabileceği çekmeceleri işaret etti. asker açtı ilk çekmeceyi, yine gözüyle çekmecedeki kalemi işaret etti. asker aldı kalemi, verdi komutana, kapattı çekmeceyi, çıktı. ben imzaları tamamlattırdım. çıkarken: ulan diyetisyene gideceğine önce kendi çayını kendin karıştır, iki kalori enerji harca da çekmeceni kendin aç deyyus…

demek istedim. ama diyemiyor orda insan. selamımı verdim, içimden söve söve gittim koğuşa yattım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder